13 Eylül 2011 Salı

Gavur İzmir!

      İzmir'den dün sabah 5'te döndüm normalde 13 saatlik olan yolumuz 17 saate çıktı.Minicik minibüsü yaşam alanına çevirdik 13 kişi+hocalarımız(3) Bu yaşam alanına çevirdik sözü de İrem'e ait.Ben hiçbir turnuvada bu kadar eğlendiğimi bu kadar huzurlu ve mutlu olduğumu hatırlamıyorum.Daha doğrusu gittiğim hiçbir gezi beni bu kadar mutlu etmemişti.Turnuvanın sonucu bizi pek mutlu etmese bile iyiydi hoştu güzeldi.Çok da kötü değildik 3. olduk.Tedaş'ı ilk devre yenmiştik bu devre yenildik.Paso şandel attılar ve ben paso o şandelleri yedim.Maçtan sonra herkes ağlamaklı oldu ,sonra da dayanamadı ağladı zaten.Ben çıkar çıkmaz ağladım hocamın yüzüne bakamadım bir müddet.Hepimiz vicdan azabından ölecek seviyeye geldik.Hocamız bağırıp çağırsa dövse rahatlayacağız ama adamdan ses çıkmıyor neyse biz içimize kapanıp yola çıktık ilk 2 3 saat kimse konuşmadı uyudu.Yemek molası verdikten sonra açıldık hepimiz.Saçma saçma videolar çektik,güldük eğlendik nasıl anlatayım ki şimdi burada! Ufak tefek kavgalar oldu da artık alıştık biz ona.Onun olduğu her yerde tartışma vardır zaten problem çocuk!!Of of şimdiden tüm takım arkadaşlarımı özledim o çile çektiğimiz bir türlü sığamadığımız minibüsümüzü bile özledim.Yemekleri berbat olan,adıyla özdeş Mini Otelimizi bile özledim.O pisliği bile özledim.Elde çamaşır yıkamayı duş sırasına girmeyi,oda oda gezip şampuan,diş macunu vs aramayı....! O kadar alıştım ki buraya alışmak zor oldu bu sefer de!Ezgi olmadan uyuyamaz oldum onunla o abuk muhabbetleri yapmadan uykuya daldığımda eksiklik duyuyorum. Yazmıştım zaten İzmir'e gitmek istemiyordum.Ama iyi ki gitmişim! Tüm takım üniversite hayallerini İstanbul'dan İzmir'e taşıdı.Şehir zaten güzeldi bir de takımla olunca daha da bir güzel oldu!
             Gelelim Gavur İzmir'e bu kadar huzurlu ve saf bir şehir olamaz! 9 eylülde maçtan çıktıktan sonra akşam Kordon'a gittik.9 Eylül kutlamaları var kocaman bir meşale yakmışlar Cumhuriyet Meydanı'na.Bir sürü insan gezip duruyor.Bizde büyükçe bir çimenlik bulduk oturalım dedik.Bir baktık bir gurup 4 5 abla 1 tane abi darbuka çalış şarkı söylüyorlar.Bizde takımca oynamaya,şarkıya,türküye çok meraklıyızdır.Şarkılara eşlik ettiğimizi görünce yanlarına çağırdılar.Kocaman bir halka oluverdik.Bir çift geldi sonra onlarda oturuverdi.Markete giderken sanki kırk yıllık dostuymuşuz gibi hepimize bir şey isteyip istemediğimizi sordu.Şaşırdık tabii! Bu kadar sıcak insanları bir arada görmemiştim.İnsanlar birbirlerini tanımadan da güzelce sohbet edip eğlenebiliyormuş.Hele de İzmir'deki insanlarla...Boşuna Gavur dememişler İzmir'e...Böyle İngiltere havası var hafiften sokaklarda ve insanlarda...Park yerleri de solda üstelik!Benim gibi sakin biri için İzmir biçilmiş kaftan! Orada okumak isterim,hiçte şikayet etmem işime gelir hatta!
             Bir de bir şeyi fark ettim.Ben normalde lunaparklardaki aletlerden korkarım ama takımla olunca binmediğim alet edevat kalmadı.Kendime inanamadım! Normalde tırtıla bile binemezken hem Antep maçında hem de İzmir maçında inanılmaz oyuncaklara bindim.En güzelleri İzmir'dekilerdi.İzmir'i tepetaklak da gördüm öyle bile güzeldi.Anlat anlat bitmez işte...! Hem burada ne kadar anlatsam da az...Kısacası çok mutluyuz!

       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder